Gerçek Bilim Adamı

Dünya’da gelecek 1000 yıla damgasını vuracak 500 kişiden biri seçilen bir bilim adamından bahsetmek istiyorum. Uluslararası Biyografi Enstitüsü  tarafından 2000 yılında İngiltere’de bu paye kendisine verildiğinde “Bu ödüllerin benim için hiç önemi yok. Bana hiçbir şey ifade etmiyor. Asıl ödül, yetenekli gençler yetiştirip, onları yönlendirmek’’ demişti.

Bunun kuru bir laf olmadığını yakinen biliyorum. Sayısız uluslararası bilim ödülleri olan Hocam Prof. Dr. Zekai Şen, Amerika ve Avrupa’nın birçok ünlü üniversitelerinden çok cazip teklifler almasına rağmen, Türkiye’ye dönerek ülkesine hizmet etmeyi tercih etmiştir.

Türkiye’de maalesef çok tanınmayan dünya çapında büyük üne sahip tam bir bilim adamıdır.1998 yılında American Biographical Institute tarafından yılın bilim adamı seçilmiştir. Özellikle matematik modelleme konusunda dünyanın sayılı bilim adamlarından biridir.

Halen İTÜ Hidrolik Kürsüsünde Öğretim görevlisi olan Hocamdan Yüksek lisansta “Bulanık Mantık” dersini almıştım. Devam zorunluluğu olmamasına rağmen sınıfta oturacak yer olmazdı, derste vaktin nasıl geçtiğini anlamazdık.

Ders arasında bazen, YÖK ve üniversite yönetimleri ile olan anılarını anlattığı zaman, ülkemizde neden böyle bilim adamlarının sayılarının az olduğunun ipuçlarını almıştım.

Küresel Isınma ile ilgili çalışmaları nedeniyle “Nobel Ödülü” de alan Prof. Dr. Zekai Şen, Harward dahil bir çok üniversiteye davetli konuşmacı olarak gidip, ‘Bilim, Çevre ve İnanç’ konulu seminer veren, Türk ve Müslüman ilim adamlarının bilime katkılarını da anlatan, Batının şu anki bilimdeki geldiği noktanın onların açtığı yollar ile buralara geldiğini yüzlerine söyleyen, bir o kadar da mütevazi ve beyefendi bir insan.

Zemzem üzerine yıllarca Suudi Arabistan’da araştırmalar yapan ve zemzemin yöneticiliğini yapmış Amerikalı olmayan tek yöneticisi olan, su üzerine dünya çapındaki bu özel insandan, Türkiye’nin su politikalarının belirlenmesinde maalesef yeterince istifade edilmediğini görüyorum.

Kendisi de bu düşünce de olmalı ki, Başkanlığını yaptığı Su Vakfı ile ülkesine hizmet etmenin yollarını zorluyor. Üniversitenin basmadığı kitaplarını da bu vakıf kanalıyla bilim insanlarının hizmetine sunmaya devam ediyor.

Üniversite’deki odasının kapısında sadece Zekai Şen yazıyor ancak akademik ünvanından önce yazılması daha elzem bir şey varsa o da “gönül insanı” Hocam’ dan çok şey öğrendim.

Ülkemiz üzerinde emelleri olan devletlerin; özellikle de su üzerine kendi gelecekleri için hesaplar yapan devletlerin varlığından haberdar olunca çok şaşırmıştım.

Yıllardır İTÜ’de dersler verip, sınavlar yapan Hocamın bir ilginç özelliği de sınavlarda gözetmen bulundurmaması. Sınavdan önce sınıfa sorar:” Aranızda hırsız ve şerefsiz var mı?” Ses yok. O halde kopya çekmeyeceğinize göre gözetmene de gerek yok ve nitekim öyle de olurdu.

Dünya’nın itibar ettiği bilim adamı olması hasebiyle yurt dışından da aldığı bazı özel bilgiler ile biz öğrencilerine ufuk açan derslerini özellikle su yönetiminde bulunan ülkemiz yöneticilerine şiddetle tavsiye ederim.

Su sıkıntısı yaşadığımız 2008 yılında İstanbul için yaptığı modelleme ve su temini çalışmaları ile de tanıdığım Hocam, önümüzdeki 50 yılın su kaynaklarının modellemesi üzerine tamamen yerli programlar ile yapılan çalışmalara da başkanlık ediyor.

Bilimsel araştırma nasıl yapılır ve yaptırılır üzerine yaptığı konuşmasını dinlemenizi acizane tavsiye ederim. http://www.youtube.com/watch?v=oGkIQfgVV-s&feature=share

Hepinize su gibi duru bir hayat diliyorum.

 

30.10.2013
Mehmet Dikici
İnş.Yük.Müh.
mehmetdikici@cekud.org.tr