COVİD-19 Günlerinde 5 Haziran Dünya Çevre Günü

5 Haziran Dünya Çevre Günü Çevre Vakfı Duyurusu

Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda kabul edilen Dünya Çevre Günü, 1972 yılından bu yana kutlanmakla birlikte bu anlamlı günü bu yıl çok farklı şartlar altında, bambaşka bir iklim dünyamızda idrak ediyoruz.

COVİD-19 virüsünün dünya çapında salgına dönüşmesi ve akabinde getirdiği birçok beşerî, sosyal, ekonomik, çevresel etkileri yakından görüyor, insan-çevre-sağlık üçgeninin birbirleriyle ne denli ilişkili ve etkileşimde olduğunu ve insanın/insanlığın üzerinde ne büyük bir sorumluluk taşıdığını yakinen müşahede ediyoruz.

Bu vesileyle, salgın sebebiyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, hastalarımıza acil şifalar diliyoruz.

Salgın sebebiyle birçok ülke gibi Türkiye de gerekli önlemleri hayata geçirmiş ve gelinen şu aşamaya kadar salgınla çok başarılı bir şekilde mücadele vermiştir.

Fiziksel mesafenin arttırılması, sokağa çıkma sınırlandırması, belli yaşlardaki vatandaşların evde kalması, bir süreliğine şehirlerarası yolculukların kaldırılması, uçak, otobüs, tren, vapur gibi ulaşım araçlarının hizmet vermemesi gibi önlemlerin sadece bizler üzerinde değil ÇEVRE üzerinde de çok büyük etkileri olmuştur.

Özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde araç trafiğinin, başta deniz aktiviteleri olmak üzere birçok insan eylemlerinin asgari seviyelere indirilmesi hava kalitesine ve denizdeki su kalitesi ile taşıt trafiğine olumlu yansımalarının olduğu gözlemlenmiştir.

Salgın sürecinde trafikteki araç sayısının önemli miktarda azalması hava kirletici gazların (CO, CO2, SO2 gibi) salımındaki azalmaya ve dolayısıyla hava kalitesinde önemli derecede iyileşmelere sebep olmuştur.

Bu iyileşmeyi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Sürekli İzleme Merkezi verilerinden de rahatlıkla gözlemlemekteyiz. Bunun yanında gerek deniz suyu kalitesinin iyileşmesi gerekse denizdeki ulaşım vasıtalarının sayısının azalması sebebiyle onlarca yunus balığının gruplar halinde Sarayburnu açıklarında ve Haliç önlerinde görülmesi keyifli manzaralar oluşturmuştur.

Çevreye karşı insan aktivitelerinden kaynaklı baskılardaki keskin azalmaya karşın çevrenin verdiği olumlu tepki, üzerinde düşünmemiz gereken önemli bir hadisedir.

Geçmişte çevreye hoyratça verdiğimiz zararların bizim hem doğal güzelliklerden uzaklaşmamıza hem de sağlıksız yaşamamıza sebep olduğunu hatırlayarak çevre kirliliğinin önlenmesi adına atılabilecek her olumlu adımın bizim yaşam standardımızın gelişmesine katkı sağlayacağını düşünerek çevreyi korumayı tekrar gündemimize almalıyız.

Bunlara ilaveten COVİD-19 döneminde; “Evde Kal Türkiye” sloganıyla kaldığımız evlerimizin, yaşadığımız sokak, mahalle ve şehirlerimizin mimari yapısının dünyalık hırsı sebebiyle ne kadar plansız olduğunu, insan fıtratıyla son derece zıt ve uyuşmaz olduğunu da bir kez daha görmüş olduk.

COVİD-19 sebebiyle zoraki olarak çevreye karşı sorumluluğumuzu az da olsa yerine getirdiğimiz bu günlerde halkımızın 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü kutlar, bugünü bir dönüm noktası kabul ederek hep birlikte çevreye karşı daha duyarlı bir toplum oluşmasına katkı verilmesini arzu ettiğimizi bildirmek isteriz.

Çevre Vakfında sunulmuştur.