Ormanlaştırma

Doğduğum köy 1900 rakımda bir köy. Karşısında bir dağ; Sarıçam –pelit ormanı var. Köyün sol yanını oluşturan tepede ise yalnızca bir tane büyük bir çam ağacı var. Köyümüze Beyçam ismi bu ağaçtan dolayı verilmiş. Anlatılır ki köyümüzün bu yanı başındaki tepe sık bir ormanlıkmış, bütün ağaçlar tek tek kesilmiş. En son tepede bir ağaç kalmış, o da kesilecekmiş fakat ağaç kesilirken kesilen yerden kan gelmiş. Kesmeyi bırakmışlar. Şimdi o tepede o ağaç tek başına durmaktadır.

Büyükler anlatırdı, köyden kestikleri odunları kasabada satarlarmış. Karşılığında ihtiyaçlarını alırlarmış. Bizim okul şarkılarımızda  ‘Uzun ip belimizde, baltalar elimizde biz gideriz ormana’ denirdi. Böylece ormanlar bitirildi. Yeni çevre sorunları oluştu. Evet, ormanlar ülkelerin akciğerleridir. Akciğeri olmadan insan yaşayamadığı gibi dünyamız da temiz havaya ancak yeterli ormanların olması ile kavuşabilir.

Yeniden Ormanlaştırma
Artık yeniden ormanlaştırmadan  (reforestation)  bahsetmekteyiz. Belgrat ormanları İstanbul’un akciğeridir. Bu bakımdan İstanbul şanslı bir şehirdir. Çoğu kentin korusu, kent ormanı vardır; İstanbul’un ise üçte biri ormanlarla kaplıdır. 3. köprünün İstanbul’a bir ihtiyaç olduğunu ve yapılırken de ormanların korunmasına azami dikkat edilmesini bir çevreci olarak ifade etmem gerekiyor.

Yeni Ağaçlandırma Kampanyamız
Yeni kampanyamızı sizlere duyurmak istiyorum. Daha önce ilginizi esirgemediğiniz ağaçlandırma kampanyalarımızda olduğu ‘bir fidan borcun var’ başlığı ile başlattığımız bu kampanyamıza da desteğinizi bekliyoruz. İlinizdeki temsilcilerimizle görüşebilir ve proje önerilerinizi bizlere sunabilirsiniz. Desteklerinizle Gümüşhane ile başlayan İstanbul’un dışındaki ağaçlandırmayı şu anda 15 den fazla ilde devam ettirmekteyiz.

Not; 22 Nisanda önemli sulak alanlarımızdan Manyas Kuş Cenneti ziyaretimiz planlanmaktadır. Katılım için derneğimizden H.Mehmet Kaya’dan bilgi alabilirsiniz.

20.02.2012
Hüseyin BUDAK
ÇEKÜD Yönetim Kurulu Üyesi